KIYAFETLERDEKİ ELEKTRİKLENME NASIL GEÇER?

 

Mevsim ayırt etmeksizin seviyorum dünyayı. Ama Kış girip de Lastik tabanlı botları, yünlü kazakları giydiğim zaman yaşadığım statik elektrik problemini gerçekten sevmiyorum. Anlaşıldığı üzere durum zaten hiç mevsimsel değil. Kıyafetlerimizde kullanılan materyalle beraber eşyaların yapımında kullanılan malzeme, ortamda çalışan cihazlar da statik elektriğin yoğunlaşmasına neden oluyor. Ofislerde evlerimizden daha çok statik elektriklenme sorunu oluyor bu yüzden.

asd

Statik elektrik insanın üstüne bir yapıştı mı gidesi gelmez. Hırkalar kazaklar çatır çutur sesler çıkarır. Evcil hayvanınızı severken aranızda bir elektriklenme olur ama kesinlikle bu pozitif bir şey değildir. Bazı nesnelere dokununca çarpma hissi gelir. Sadece ses olsa iyi, canınızı da hafif acıtır ve bazen elektriğin kendisini de görmek mümkündür. Şimşek gibi. Sonra saçlarımız neden elektrikleniyor diye düşüne duralım…

Buna bir çözüm yok mu, dedim ve biraz araştırdım. Yani tabii ki keşke Haidi gibi kırda bayırda koşturabilsek, toprağa basabilsek hiç böyle dertlerimiz olmazdı. Ancak Günümüz şartlarında şehir ve ofis hayatında statik elektrikten kaçınmak gerçekten zor. Giydiğimiz kıyafetler nedeniyle özellikle de kışın… Bir de üst üste giyinince sürtünmeden dolayı elektriklenme artıyor tabii.

adsdas

Yapabiliyorsanız toprağa basın, kıyafetlerinizi de açık havaya koyun statik elektriği dağıtırsınız. Duş da alabilirsiniz. Vücudunuzdaki elektrik suyla beraber gider. Bunlar basit ama her zaman erişilebilir değil. Yalnız da değilseniz eş var çocuk var… Dahası elektriklenme bizimle başlamıyor ve bizimle bitmiyor. Makinedeki çamaşırlar elektriklenerek çıkıyor, üzerinizden çıkardığınız hırka şarj olmuş bir vaziyette sizi bekliyor filan.

Kıyafetler yıkanırken sentetikleri ve yünlüleri ayrı yıkamaya çalışın. Birlikte yıkandıkları zaman sürtünmeden dolayı daha çok statik elektrik ortaya çıkıyormuş. Ölçmedim tabii.

Yıkama esnasında makineye bir parça alüminyum folyoyu top yapıp attığımız zaman statik elektriği nötürlemesi beklenir. Alüminyum folyo bu şekilde kullanıldığında lekelerin de çıktığı söyleniyor. Ama parlak tarafı dışarıda kalacak şekilde top yapmalısınız. Aslında iddia şudur ki, statik elektrik lekelerin kolayca çıkmasına engel oluyormuş.

En mantıklı bulduğum yöntemlerden biri, kıyafetin üzerine küçük metal bir şey dikmek. Bunu denedikten sonra işe yarayıp yaramadığını yazmak istiyorum. Benzer şekilde metal askı kullanmak. Evlerimizde kullandığımız kurutmalıklar da bu sınıfa girer mi sizce?

sdd

Kıyafetleri açık havada güneşte kurutmanın statik elektriği dağıtacağı söyleniyor. Ancak özellikle renkli kıyafetlerinizi direk güneşe koymanızı hiç önermem çünkü renkleri solacaktır. Kışın pek sorun olmaz ama Ağustos güneşine dikkat etmek şart bence.

Kurutma makinesi kullananlar için makinenin içine nemli havlu koyulması öneriliyor. Hiç kullanmadım ama ıslak çamaşır attığım makineye nemli havlu koyma fikrini kafamda oturtamadım. Ama folyo fikri burada da devreye giriyor. Denenebilir.

Her derde deva sirke bu konuda da imdadımıza yetişiyor demeyi çok isterdim. Ama yıkama esnasında yaşanan statik elektriklenmeden ziyade çevresel koşullar nedeniyle oluşan statik elektrikten daha çok etkilendiğimizi düşünüyorum. Yani yukarıda bahsettiğim yıkama ve kurutma esnasında kıyafetlerin elektriklenmesini önleme yolları işe yarasa da tam bir çözüm değil gibi. Sirkenin ise statik elektriklenmeyi önlediğini öğrendim. Yine de mutluyum. Sirke yapıyor denmişse doğrudur.

Çamaşır ve bulaşık makinelerinde sirke, karbonat, beyaz sabun vs. kullanma fikrini çok severim. Ama genellikle tercih etmem. Çünkü makineler bu güzellikten pek anlamıyorlar bence. Denemişliğim çok ama vazgeçilmezim olmadı bu yöntemler ne yazık ki.

Bir de anti statik bileklik diye bir şey varmış. Fiyatları hoşuma gitmedi. Demek ki statik elektrik meselesinden o kadar da bıkmamışım. Yine de fikrim her an değişebilir. Bir anti statik bileklik ediniz ve denersem yazarım. Sanırım ben metal parçaları deneyeceğim. Kıyafete dikmek yerine bir şeyle belimize filan asarak deneyebiliriz gibi…  Siz ne dersiniz?