Uyku ve cilt sağlığı arasında yakın bir ilişki bulunmaktadır. Uykusuz kaldığımız bir gecenin sabahında, kendimizi enerjiden yoksun hissediyor ve tüm bu yorgunluk belirtilerini cildimizde de gözlemleyebiliyoruz. Cildimiz dâhil tüm vücudumuzu yenilenme sürecine teslim ettiğimiz uyku esnasında, dokularımız ve hücrelerimiz yenilenerek sağlığımıza pek çok katkıda bulunuyor. 

Uyku sırasında, vücut hücrelerini onarmak, yenilemek ve yeniden yapılandırmak için gereken hormonal dengeyi sağlar. Bu nedenle, yeterli ve kaliteli uyku, sağlıklı bir cilt için çok önemlidir.

Cildimiz, iyi bir uykunun doğurduğu enerjik ve canlı görünümü anında yansıtabilen bir yapıda. Cildimizin doğal bir aydınlığa kavuştuğu bu anlar, uyku düzenimize dikkat etmenin gerekliliğini daha çok vurguluyor. Uyku alışkanlıklarınızda çeşitli düzeltmeler yaparak, çok daha canlı bir cilde ve sağlıklı bir bedene kavuşabilirsiniz. 

Düzenli ve Kaliteli Uyku Güzelliğe Nasıl Etki Ediyor? 

Yeterli Uyku Alın: Yetişkinlerin günde ortalama 7-9 saat uyuması önerilir. Bu süre cildinizin sağlıklı kalması ve yenilenmesi için önemlidir. Çünkü uyku, vücut ve cilt hücrelerinin hala uyanık olduğu ve çalışmaya devam ettiği bir evre. Düzensiz, yetersiz ve verimsiz bir uyku, yeni bir güne yorgun uyanmamızın yanı sıra çeşitli zararlarıyla da kendini belli ediyor.

Düzenli Uyku Saatleri Belirleyin: Gece uykusu, yenilenmek için en uygun zamanı belirlemek lazım.  Vücudunuzun uyku ritmini düzenli hale getirerek, cilt sağlığınızı korumanıza yardımcı olabilirsiniz. Her gece aynı saatte yatıp kalkmak, vücudunuzun biyolojik saatini düzenler ve uyku kalitenizi arttırır.

Günlük yaşantının yoğunluğu karşısında cildimiz, koruyucu kalkanlarını devreye sokar ve çevresel faktörlerin etkilerine karşı cilt bariyeri kendini korur. Buna karşın, geceleri yenilenme modunu açarak yeni cilt hücrelerinin oluşumunu başlatır. Gündüz cilt bakımının gerekliliklerini yerine getirdikten sonra, yatmadan önce cildi antioksidanlar ve balık kolajeni takviyesi ile beslemek, yenilenme sürecine katkıda bulunur.  

Uyku Pozisyonuna Dikkat Edin: Yan veya sırt üstü yatmak, cildinize baskı uygulayarak kırışıklıklara neden olabilir. Bu nedenle, yüzünüzün yastığa temas eden kısmını değiştirmek veya yastık kullanmamak gibi çözümler deneyebilirsiniz.  Baş kısmının yüksek olması horlama, asit reflü ve burun tıkanıklığı gibi pek çok konuda olumlu etki ediyor. Bu da daha sağlıklı ve derin uyumayı sağladığını gösteriyor. Derin ve kaliteli bir uyku da vücudun tamamen onarım sürece geçebilmesini kolaylaştırıyor. Diğer yandan başın yüksekte olması, kan akışını artırıyor ve kanın toplanmasını önlüyor. Bu da göz torbaları ve morluklarının azalmasını sağlıyor.

Temiz Bir Yatakta Uyuyun: Yatağınızın temiz olması, cildinizin sağlıklı kalmasına yardımcı olur. Yatağınızın çarşafını ve yastık kılıfını haftalık olarak değiştirmeye özen gösterin. Yastık kılıfı çoğu zaman göz ardı edilse de aslında cilt sağlığında önemli bir yeri var. Günün üçte birinde yüzünüzün üstünde durduğunu düşünürsek işe yastığınız ve yastık kılıfınızdan başlayabilirsiniz. Yüzdeki bazı kırışıklıklarda uykunun ve yastık kılıfının etkili olduğu biliniyor. Bu yüzden özellikle sert, kabarık ve gözenekli kılıflar tercih etmekten kaçının. Saten ve ipek kumaşlar cilde en az zarar veren kumaşlardır.

Uyku Öncesi Cilt Bakımı Yapın: Cildinizi uyku öncesi temizleyip nemlendirmek, uyku sırasında cildinizin sağlıklı kalmasına yardımcı olabilir. Cildinize uygun bir nemlendirici kullanarak, cildinizi besleyebilirsiniz. Vücut ısısının 2 derece birden arttığı uyku anlarında, yağ bezleri kendini yeniliyor ve sabaha daha kuru bir cilt ile uyanmış oluyoruz. Cildin, sıvı kaybına uğradığı bu durumu (transepidermal su kaybı) önleyebilmek adına, gece yatmadan önce cildimizi neme doyurmak şart.

Cilt metabolizmasının hızlandığı gece saatlerinde, kan dolaşımı da gündüze göre daha yoğun oluyor. Böylece gün içerisinde cilt gözeneklerinde biriken kirin, uykudan önce muhakkak temizlenmesi ve ciltten arındırılması gerekiyor. Temizlenen cilde uygulanan cilt serumları ise çok daha hızlı emilip etkisini ikiye katlıyor. 

Yeteri Kadar Uyumak Stresi Azaltır: Stres, uyku kalitenizi olumsuz etkileyebilir ve cildinizde sivilce ve kırışıklıklar gibi sorunlara neden olabilir. Stresi azaltmak için yoga, meditasyon veya derin nefes egzersizleri gibi aktiviteler yapabilirsiniz.

Kesintisiz ve kaliteli bir uyku, daha huzurlu olmanızı sağlar ve cildinizi de mutlu eder. Öte yandan, yetersiz uykudan kaynaklanan stres ve beraberinde salgılanan kortizol hormonu (stres hormonu); ruh haliniz kadar cildi de yorar, gençliği koruyan kolajenlere zarar verir, cildin daha erken yaşlanmasına ve daha solgun görünmesine sebep olur.

Uyku İle Birlikte Antioksidanlar Da Yenileniyor: Uykuya daldığımızda, cilt hücrelerimiz bir sonraki gün cildin kendini koruma altına alabilmesi adına antioksidan üretimini hızlandırıyor. Cildimizi çevresel faktörlerin (özellikle UV ışınlarının) yarattığı serbest radikallere karşı koruyan antioksidanlar, olası yaşlanma belirtilerini ve cilt lekelerini azaltmada etkin rol oynuyor. Antioksidan açısından zengin cilt bakım ürünlerini gece uygulayarak, uyku sırasındaki etkinliğini iki katına çıkarabilirsiniz.